Barış ve özgürlüğe kadın hareketleri anlam katıyor
Hüseyin VATANSEVER
Bu anlamlı gün cinsiyet eşitliğinin sağlanması, üreme hakları ve kadınlara yönelik şiddet ve istismarın önlenmesi gündeme taşınan önemli konuları gündeme geliyor. Bu özel gün, Birleşmiş Milletler (BM) tarafından kamuoyunu eğitmek, kadın haklarını küresel sorun olarak ele almak için siyasi iradeyi ve kaynakları harekete geçirmek ve insanlığın başarılarını kutlamak ve pekiştirmek için fırsat olarak görülüyor ve kutlamalar destekleniyor.
İlk kıvılcım ABD’de kölelik karşıtı bir toplantıda tutuştu
Kadınların ulusal, etnik, dini inanç ekonomik ya da siyasi sınıflara tabi tutulmaksızın gösterdikleri başarıların küresel boyutta gündeme taşındığı Dünya Kadınlar Günü’nün geçmişi 20’nci yüzyılın ilk yıllarına dayanıyor.
Şüphesiz ki bunda ilk sanayi devrimi ile birlikte kadının iş gücüne katılımı ve beraberinde sosyal rolünün modern dünyada yeniden tanımlanması yatıyor. Dünya Kadınlar Günü, resmi olarak Kuzey Amerika’da doğan, Avrupa’ya ulaşan ve dünya geneline yayılan bir çerçevede kadın işçi haklarını temel alan sosyalist bir hareket olarak karşımıza çıkıyor.
Dünya çapında ilk Kadınlar Günü kutlaması 28 Şubat 1909 tarihinde ABD’de görüldü. Amerika Sosyalist Partisi bu tarihi 1908 yılında New York’ta kadınların çalışma koşullarını protesto ettikleri konfeksiyon işçileri grevinin onuruna belirlemişti. Bu grevde kadınlar adil olmayan çalışma koşullarını ve kadınlara sunulan hakların eşitlikten uzak olmasını protesto ediyor, uzun mesai saatlerine karşı çıkıyor, daha makul ücret talep ediyorlardı.
Ancak ABD’deki kadın hareketinin ilk dönüm noktası çok daha öncesine, 1848’e dayanıyordu. Kölelik karşıtı bir kongrede kadınların söz almasının engellenmesini kabul edemeyen Amerikalı Elizabeth Cady Stanton ve Lucretia Mott, New York’ta birkaç yüz kişiyi bir araya getirerek ülkelerinin ilk kadın hakları kongresini düzenlediler. Birlikte bir Duyarlılık ve Çözüm Bildirgesi yayınlayarak kadınlar için medeni, sosyal, siyasi ve dini haklar talep ederler. Böylece bir hareket doğdu.
Kadınlar günü savaşa karşı duruşu da ifade ediyordu
1910 yılında kadın hareketi Avrupa’ya ulaştı. Danimarka’nın Kopenhag kentinde 28 Ağustos – 3 Eylül tarihlerinde toplanan Sosyalist Enternasyonal, kadın hakları hareketini onurlandırmak ve kadınlar için genel oy hakkı elde edilmesine destek sağlamak amacıyla uluslararası nitelikte bir Kadınlar Günü oluşturdu.
Özel bir Kadınlar Günü kutlaması 1911 yılında gerçekleşti. İlk kutlamalar bazı Avrupa ülkelerinde ve ABD’de yapıldı. Ancak bu kutlama, 1848 devriminin ve “Paris Komünü”nün anısına 19 Mart’ta yapıldı. Kutlamalar çerçevesinde kadınların oy kullanma ve kamu görevlerinde bulunma hakkının yanı sıra çalışma, mesleki eğitim ve iş yerinde ayrımcılığa son verilmesi gibi haklar da talep edildi.
“Ekmek ve Barış” protestosu ile tarihin gidişatı değişti
Dünya Kadınlar Günü aynı zamanda yaklaşmakta olan Birinci Dünya Savaşı’nı protesto etmek için bir mekanizma haline geldi. Barış hareketinin bir parçası olarak 1913 yılında Rusya’da kadınlar ülkelerinde ilk kez Dünya Kadınlar Günü’nü Şubat ayının son Pazar günü yani 23 Şubatta kutladılar.
Avrupa’nın başka ülkelerinde kadınlar, bir sonraki yılın mart ayının 8’inci gününü ya savaşı protesto etmek ya da diğer ülkelerdeki kadın hareketi temsilcileri ile dayanışmalarını ifade etmek için mitingler düzenleyerek kutladılar. Çünkü devrimden önce Rusya’da kullanılan takvimde 23 Şubat, Avrupa ülkelerinde kullanılan miladi takvimde 8 Mart’a denk geliyordu. Dünya Savaşı sürerken arka planda, Rusya’daki kadınlar yine 8 Martta “Ekmek ve Barış” için protesto ve grev yaptı. Dört gün sonra Çar tahttan çekildi ve geçici hükümet kadınlara oy hakkı tanıdı.